Bir yaşında salıngaçta sallanır,

Yanakları öpüldükce ballanır,

Omuzlarda, kucaklarda dolanır,

Kınalı ellerde gezer Şerife

İkisinde tatlı olur dilleri,

Açar yanağında pembe gülleri,

Oynar balkonlarda, tutar elleri,

Ağzına inciler dizeler Şerife,

Üç yaşında gider ana peşinden,

Annesini alır koyar işinden,

Umulmayan işler yapar yaşından,

Dillerine nazar değer Şerife,

Dört yaşında annesine özenir,

Saçlarına süsler takar bezenir,

Kucağında bebek ile gezinir,

Büyük ablaları süzer Şerife,

Beş yaşında güldürür hep alemi,

Alır ellerine kağıt kalemi,

Yaptıkları operet mi bale mi,

Kıvırır belini, oynar Şerife,

Altısında önlük gider hoşuna,

Kurdeleler takar başına,

Yardım eder annesinin aşına,

Sofraya bardaklar dizer Şerife,

Yedisinde okul yolu görünür,

Kostak gidişine herkes sevinir,

Çantası, önlüğü yerde sürünür,

Küçük ellerde yazar Şerife,

Sekinde kız oğlandan seçilir,

Güzel gezel elbiseler biçilir,

Saçın tarar, bir yudum su içilir,

Saçları omzunda uzar Şerife,

Dokuzunda hayrı şerri fark eder,

Annesiyle namaz kılar, zikreder,

Bebeğini yavaş yavaş terk eder,

Takar yakasını çözer Şerife,

Onikide zülüfler tellenir,

Yanakları pembeleşir, güllenir,

Çeyiz için oya dikiş bellenir,

Gelinlik hayali kurar Şerife,

Onüçünde çocukluğu bitirir ,

Arkasında eve oğlan getirir,

Evde yemek yapar sofra götürür

Arasıra bardak kırar Şerife,

Ondördünde evin olur nefesi,

Kucağında komşuların bebesi,

Ufak olaylarda atar tepesi,

Anneye, Babaya kızar Şerife,

On beşinde Yılan gibi kıvrılır,

Etekleri zülüfleri savrulur,

Fındık, fıstık, kiraz olur, kavrulur,

Hatıra defteri yazar Şerife,

Onaltıda uzar verir boyuna,

Ana baba gitmelidir suyuna,

Sokalarda gelebilir oyuna,

Yürürken sallanır, gezer Şerife,

Onyedide duman bürür gözünü,

Aşk ateşi akar durur özünü,

Sivilceler alır pembe yüzünü,

Artık söz dinlemez azar Şerife,

Onsekizinde tam gençliğin çağında,

Gözü yoktur babasının bağında,

Türkü mırıldanır gül dudağında,

Babayı anayı üzer Şerife,

Ondokuzda korku basar içini,

Dünür gelmez, bilmek ister suçunu

Dünür hep, kime koysa göçünü,

Pencere önüne geçer Şerife,

Yirmisinde gemi vurur karaya,

Merhem arar içindeki yaraya,

Yalvarır, elini açar duaya,

Kapıya geleni süzer Şerife,

Yirmibirde keder bürür havayı,

Arkadaşlar bir bir kurar yuvayı,

Cam silmeyi, badanayı, boyayı,

Bu günlerde fazla sever Şerife,

Yirmiikisinde fazla gamlanır,

Sık sık hastalanır, gözler kanlanır,

Sürme çeker, parfümlenir, yağlanır,

Bazı gün fikrini bozar Şerife,

Yirmi üçte kara kara düşünür,

Tembelleşir, iş yapmaya üşenir,

Müsafirin ayağına döşenir,

Odaları süsler, bezer Şerife,

Yirmi dörtte eğer artık burnunu,

Umar komşusunun fakir oğlunu,

Dayanamaz, bulur bir gün yolunu,

Bekçiye, çobana kaçar Şerife,

Belki düşer bir cahile, zalime,

Komşuları ağlaşır haline,

Ya bir tokat ya bir tekme beline,

Bekler kaderine küser Şerife,

Belki düşer Allah ını bilene,

Ne mutlu evlenip şansı gülene,

Uğurlar beyini, bekler öğlene,

Kötü huylarını keser Şerife,

Senesine çocuk alır karnına,

Ezer durur kayın, kardeş, kaynana,

Kırılan dökülen tak der canına,

Genç yaşta hayattan bezer Şerife,

Otuzunda çocuk beşe ulaşır,

Kapılarada ayağına dolaşır,

Gece gündüz çamaşırla uğraşır,

Mutfağın yolunda biter Şerife,

Otuzüçte eksilmiştir dişleri,

Yedi çocuk olmuş dolmuş peşleri,

O istemez sarayları köşkleri,

İki gözcük bir ev ister Şerife,

Ağrıları gezer, vurur beline,

Kimisi der çarpmış cinin eline,

Düşer sihirbaza, cinci eline,

İlaç var diyene kanar şerife,

Karnı ağrır genizinden kan gelir,

Doktorun önüne varır, kösülür,

Koca karılara gider basılır,

Her günde kötüye gider Şerife,

Ülser başlar, bazı günler yakılır,

Kazançlar hep doktora dökülür,

Akşam olur bey köşeye çekilir,

Çay demler, bulaşık yıkar Şerife,

Gün görmeden gençliğini bitirir,

Saç ağarır, yaşı kırka getirir,

Az getirse çok getirse yetirir,

Beyine destek çıkar Şerife,

Ardı sıra oğlanla kız yetişir,

Palazlar hep uçmak ister, ötüşür,

Evde beyin paçaları tutuşur,

Düğün hazırlığı yapar Şerife,

Çeyiz altın, gümüş derken borçlanır,

Düşünüken her gün bir yıl yaşlanır,

Düğünlere, derneklere başlanır,

Eline geleni döker Şerife,

Abla ismi döndü artık teyzeye,

Romatizma oldu çıkmaz artık gezmeye,

Her gün ağrısını anlatır beye,

Sızıdan yatağa düşer Şerife,

Ellisinde torunları dizilir,

Gürültüden patırtıdan bezilir,

Askerine, gurbetliye üzülür,

Evladın yolunu gözler Şerife,

Ayrılık hasreti tüter burnuna,

Torunları basar durur koynuna,

Yaklaşırken her gün ömrünün sonuna,

Zayıflar kemikler gözler Şerife,

Gözlüğü var, hem takmadır dişleri,

Eksik olmaz gözlerinde yaşları,

Pencereden izler durur kuşları,

Elinde tesbihini çeker Şerife,

Altmışında nurlar gelir yüzüne,

Ağlar gençliğine vurur dizine,

Ağaç kurdu girmiş artık özüne,

Bastona dayanıp gezer Şerife,

Yetmişinde yalnız kalır yuvada,

Emeğini üç günde yer tavada,

Ölümü düşünür, eli duada

Gelmeyene sitem eder Şerife,

Sekseninde hakkın emri ulaşır,

Komşularla başında zor helallaşır,

Selası verilir dört kişi taşır,

Rabden gelsi rabbe gider Şerife.